CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Hatay’da hükümet-yerel yönetimler iş birliğinin önemine dikkat çektiğimiz aday tanıtım toplantımızda söylediğimiz sözlerde şimdi birileri ısrar ediyor. Ancak yıllardır hep bu sözlerin arkasında durduk. Bu gerçeği kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Hükümet olarak hangi partiden olursa olsun tüm belediyelere bütçeden almaları gerekenleri veriyoruz. “Payını eksiksiz gönderdik, gönderiyoruz. Aksini iddia eden herkes kendi eksikliğini, kendi beceriksizliğini bizim üzerimizden örtmeye çalışıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Kahramanmaraş’a geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem konutları kurası ve anahtar teslim törenine katıldı. Burada konuşan Erdoğan, “Sabah saatlerinde İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde meydana gelen terör saldırısından dolayı öncelikle adalet camiamıza ve halkımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Hain saldırıyı başarılı bir şekilde bertaraf eden güvenlik güçlerimizi tebrik ediyorum. Zamanında müdahale edilerek, biri kadın diğeri erkek iki teröristin önünde görev yapan polislerimiz hain amaçlarına ulaşabildi.” Türkiye, hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm terör örgütlerine ve destekçilerine karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Yaralılarımıza acil şifalar dilerken, bir yaralımıza da hakikate yürüdüğü için Allah’tan rahmet diliyorum. Kahraman polislerimizi teker teker alınlarından öpüyorum. “dedi.
‘ÖMÜR boyu taşıyacağımız büyük bir felaket yaşadık’
Türkiye’nin 6 Şubat’a tarihinin en büyük felaketiyle uyandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Değerli kardeşlerim, bundan tam 1 yıl önce bugün, evlerimizi yerle bir eden, yüreklerimizi parçalayan, acıları acı veren büyük bir felaket yaşadık. Ömrümüz boyunca kör bir ateş gibi içimizde taşıyacak.Evet Türkiye 6 Şubat’a tarihinin en büyük felaketiyle uyandı.Saat 04.17’de Pazarcık merkezli 7.7 büyüklüğünde iki depremle dünyamız tam anlamıyla yerle bir oldu. Aynı gün saat 13.24’te Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğünde iki deprem ve büyüklüklerine yakın binlerce artçı sarsıntı.Bu depremler, hem büyüklük hem de büyüklük açısından insanlık tarihinin en sarsıcı felaketlerinden biri olarak kayıtlara geçti. yüzeye yakınlığı ve deprem bölgesinin nüfus yoğunluğu.Deprem bölgesinde çöken binaların yüzde 90’ından fazlasının 1999 öncesi inşaat standartlarında inşa edilmiş olması afetin boyutunu daha da artırdı. Sözlerime başlarken, 6 Şubat depreminde kaybettiğimiz 53 bin kişiyi, “537 kardeşimize Allah’tan rahmet diliyor, onları tekbir, Fatiha ve salavatlarla bir kez daha anıyoruz” dedi.
‘YÜZYILIN DAYANIŞMASIYLA YÜZYILIN FELAKETİNİ AŞMAYI BAŞARDIK’
Depremde hayatını kaybeden vatandaşların tekbir ve aminlerle kıymetli hatıralarını yüreklerinde yaşatacaklarını belirten Erdoğan, “Bu gece gerçekleştireceğimiz miraç mucizesi hürmetine Allah’tan mağfiret ve niyaz ediyorum. Şehitlerimize rahmet, bu felakette yaralanan 107 bini aşkın insanımız başta olmak üzere depreme maruz kalan tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun.” Bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Milletleri millet yapan özelliklerden biri de sevinçlerini paylaşarak çoğalmaları, zorluklar karşısında tek yürek ve tek dilek sahibi olmaları, acılarını paylaşarak katlanılabilir hale gelmeleridir. Sabır, umut, metanet, dayanışma, işbirliği, fedakarlık. Bu özlemler hem bireysel hem de toplumsaldır. Ülke olarak buna en çok böyle zamanlarda ihtiyacımız var. Tanrıya şükür. Milletimiz 6 Şubat depreminde bu sınavı başarıyla verdi. Yüzyılın dayanışmasıyla yüzyılın felaketini atlatmayı başardık. Yaklaşık 14 milyon insanı etkileyen böyle bir afet, 11 ilin 124 ilçesinde 7 bin mahalle ve köyde ağır yıkıma neden oldu. Buna bizim kadar güçlü bir şekilde karşı koyabilen çok az ülke ve toplum var. “Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin bile benzer felaketler karşısında yıllardır çaresiz kaldığını hep birlikte gördük ve şahit olduk” dedi.
‘GÖNÜLLÜ VE GÖREV KAHRAMANLARIMIZI ASLA UNUTMAYACAĞIZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:
“Çok şükür depremin birinci yıl dönümünde enkazları kaldırdığımız, şehirlerin yeniden inşasında değerli bir adım atıldığı, insanların yeniden hayata tutunduğu bir noktaya geldik. Bu nedenle Şubat ayını anıyoruz. 6. günü sadece depremdeki kayıplarımızı anmakla kalmayıp, afetlere karşı milli dayanışmamızı kanıtladığımız ve her geçen gün güçlendirdiğimiz bir tarih olarak görüyoruz.” Biz de hatırlayacağız. Geçmişten aldığımız derslerle geleceğimizi daha güvenli, daha güçlü, daha müreffeh bir şekilde inşa etmenin yollarını arayacağız. Felaketin ilk anından itibaren kadın-erkek, genç-yaşlı, çalışan-patron, sivil-kamu görevlisi olmak üzere 85 milyon insan bir bütün olarak depremzedelerimizin yanındaydı. Bir arada duran kardeşlerimizin her birine şükranlarımı sunuyorum. Özellikle kış şartlarının çok sert olduğu ilk saat ve günlerde insanüstü bir çabayla deprem bölgesine ulaşan hiçbir gönüllü veya misyoner kahramanımızı asla unutmayacağız. Çünkü depremde yıkılan evlerini, işyerlerini ve şehirlerini, sevdiklerini kurtarmanın tüm zorluklarına rağmen hayatta kaldılar. Geride kalanları kurtarmak için de her türlü çabayı gösterdiler. Yüreği parçalayan acıya, gözlerinden akan yaşlara, soğuğa, çamura ve her şeye meydan okuyarak kendisinin, ailesinin ve kentinin geleceğini savunan vatandaşlarımızın fedakarlığını anlatacak kelime bulmak mümkün değil. diğer aksilikler. Allah hepsinden razı olsun diyorum. “Tanrı’nın onlara dayanma ve hayata kucak açma gücü vermesi için dua ediyorum.”
‘3 MİLYON KİŞİNİN ACİL BARINMA İHTİYACINI ÇÖZÜYORUZ’
Devlet olarak afetin ilk anından itibaren personel, araç, teçhizat dahil ulusal ve uluslararası tüm kaynakları seferber ederek afet bölgesinde yer aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin merkezi Kahramanmaraş’tır. Bir yanda Malatya, diğer yanda Kayseri sınırından başlayıp Adıyaman, Gaziantep, Osmaniye ve Hatay’a kadar uzanıyor.” Sayıları 200.000’e kadar inen bir afet durumuyla karşı karşıyaydık. Aslında depremin yıkıcı etkisi sınırlarımızın ötesinde de devam etti. Depremden etkilenen kentlerimizde 39 bin bina yıkıldı, 60 bininin acil yıkılması gerekiyordu, 200 bini de ağır hasar gördü. Bu binaların 26 bininde acil arama kurtarma çalışmaları yapıldı. Öyle gerekti. Milli bir seferberlikle, yurt içinden ve yurt dışından 35 bini aşkın profesyonel işçinin katılımıyla tarihin en büyük arama kurtarma operasyonunu gerçekleştirdik. 650 bin işçiyi deprem bölgesine görevlendirerek güvenlikten yemek ve barınmaya kadar tüm hizmetlerin sistemli ve sürekli olarak sağlanmasını sağladık. 20 bin kişiyi bölgeye naklettik. 141 helikopter, 182 uçak ve 23 gemi, araç ve iş makineleriyle çalışmaların kesintisiz yürütülmesini sağladık. Enkazdan kurtardığımız her can, millet olarak umudumuzu tazeledi. “Sevk ettiğimiz 1 milyon çadırla kırsal kesimde yaşayanlar da dahil olmak üzere yaklaşık 3 milyon insanın acil barınma ihtiyacını çözdük” dedi.
‘ACİL İHTİYAÇLAR İÇİN 107 MİLYAR LİRA KAYNAĞI DEPREM BÖLGESİNE AKTARDIK’
Erdoğan, “215 bin konteynerle depremzedelerimize daha uygun şartlarda barınma imkanı sunduk. Başka şehirlerdeki yakınlarının yanına gitmek isteyen 3,5 milyon afetzede vatandaşımızı tahliye ettik. 1,2 milyon vatandaşımızı tesislerimizde ağırladık.” Kamu kurumlarına yaklaşık 350 bin haneye kira yardımı ödemesi yaptık.Mayıs 1 milyona yakın vatandaşımızın üniversite sınavlarında bölgeye gidiş-dönüş ulaşımını sağladık.Türk Milli Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğünde kurduğumuz hava köprüsü sayesinde Türk Hava Yolları’nın tüm işyerlerimizin yükünü hafifletmek amacıyla kısa çalışma ödeneği kapsamında 712 bin kargo seferiyle 33 bin tona yakın yardım malzemesini bölgeye ulaştırdık. “989 milyon lira ödedik” 111 bin kişi için. Diğer çalışmalarımızla birlikte acil ihtiyaçlar için 107 milyar liralık kaynağı deprem bölgesine aktardık” dedi.
‘HEDEFİMİZ YIL SONUNA KADAR 200 BİN KONUT VE KÖY EVİNİ HAK SAHİPLERİNE TESLİM ETMEK’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı bölgelerde inşaatı tamamlanan konutların anahtar teslimi teslimatlarının yapıldığını belirterek, “Bu arada kalıcı konutların inşaatına da hemen başladık. Geçtiğimiz günlerde ilk konutların kurasını ve anahtar teslimini gerçekleştirdik. Hatay ve Gaziantep’te inşaatı tamamlandı. Hatay’da 7 bin 275 konut, Gaziantep’te 10 bin 698 konutun kura ve teslim törenini gerçekleştirdik. Bugün Kahramanmaraş’ta 9 bin 289 konutun çekilişini yapıp anahtarlarını teslim ediyoruz. Bunlara Kahramanmaraş’ta 20 bin konutun üretimi hızla devam ediyor. Şehrimizde ev, iş yeri ve ahırlar var. Yaklaşık 78 bin hak sahibi vatandaşımızın tamamının anahtarlarını teslim edene kadar gece gündüz durmayacağız. Tamamlananları teslim ediyoruz. Yarın Şanlıurfa’da ve perşembe günü Adıyaman’da kura ve anahtar teslim törenleriyle vatandaşlarımıza ev teslim edeceğiz.Hedefimiz yıl sonuna kadar 200 bin konut ve köy evini teslim etmek. Amacımız hak sahiplerine teslim etmek, ardından bu sayıyı hızla 390 bine çıkaracağız. Allah’ın izniyle, kimseyi utandırmadan. Herkesin gönül rahatlığını ve memnuniyetini sağlayarak bu süreci gecikmeden tamamlayacağız” dedi.
‘ZOR DEĞİLSE BURADA TURİST SEYAHATİNDE YAPIN’
Muhalefet partilerini eleştiren Erdoğan, “Muhalefet ‘1 yıl geçti, ortada bir şey yok’ diyor.’ Kahramanmaraş burada. Çok sıkıntı olmazsa buraya turistik gezi yapın. Son haklı hemşerimiz de güvenli yuvasını bulana kadar durmadan, dinlenmeden çalışmaya devam edeceğiz. Kardeşlerim sayıca buradalar.” Bir nefeste bahsettiğimiz her işin arkasında ne kadar emek, alın teri, emek, kaynak ve fedakarlık olduğunu en iyi siz bilirsiniz. Kahramanmaraş bunu biliyor. Eğer 30 yıllık imar, inşaat ve canlandırma tecrübemiz olmasaydı emin olun şehirlerimiz bu kadar çabuk toparlanamazdı. Yaralar bu kadar çabuk iyileşemezdi. Şu anki İstanbul Büyükşehir Belediyesi lider adayımız o dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum, aynı zamanda İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, diğer tüm bakanlarımız, kurum yöneticilerimiz, tüm kamu çalışanlarımız, madencilerimiz, Sivil toplum kuruluşu üyelerimiz, Gönüllülerimizin bölgedeki insanüstü çabalarını kim inkar edebilir? Sadece depremde değil, milletimize hizmet için yola çıktığımız her dönemde bu anlayışla hareket ettik, çalıştık, mücadele ettik. Daha da önemlisi, hayatımızın hiçbir döneminde halkımıza ayrımcılık yapmadık, yapmıyoruz ve Cumhur İttifakı olarak ülkemizin her köşesini taradık, tarıyoruz, tarayacağız. “Allah’ın izniyle tüm imar ve ihya hareketine son vereceğiz” dedi.
‘POLİTİKAMIZ İŞ VE HİZMET POLİTİKASIDIR’
Hükümet olarak sundukları hizmetlere değinen Erdoğan, “Her zaman söylediğimiz gibi politikamız çalışma ve hizmet politikasıdır. İş ve hizmet sunmadaki farklılığımızla belediyelerde devletteki yerimizi korumayı başardık. 30 yıldır milletimizin gönlünde, 21 yıldır milletimizin gönlünde. Aksi takdirde bu çabamızda, kara kaşımıza, kara gözümüze kimse yanımızda olmayacaktır.” “Boyumuza ve cildimize hayran olduğumuz için durmuyoruz. Bu takviyeleri, ülkemizin asırlardır süren ihmalini telafi edecek yatırımlar yaptığımız ve milletimizin asırlık hayallerine kavuşturduğu için aldık ve alıyoruz. Tıpkı son 21 yıldır olduğu gibi, geçen yıl mayıs ayında yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde de, “Bu bizim size sözümüzdü” dedi.
‘BÜTÜN BELEDİYELERE BÜTÇEDEN ALMASI GEREKEN PAYIN TAMAMINI GÖNDERDİK’
“Artık belediye başkanlığı seçimlerinde de şehirlerimize sözümüz aynıdır” diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Biz iş üretmeye, hizmet etmeye, ülkemizi, şehirlerimizi Türk yüzyılına hazırlamaya kararlıyız. Bize destek olmaya hazır mısınız? Bunun dışındaki her tartışmayı, her kargaşayı, her sözü zaman kaybı olarak değerlendiriyoruz.” Bunu güç kaybı olarak gördüğümüzü her fırsatta tekrarlıyoruz. Hatay’daki aday tanıtım toplantımızda hükümet-yerel yönetim iş birliğinin önemine dikkat çektiğimiz açıklamalarımız artık birilerinin ayağına basıyor. Ancak biz yıllardır bu gerçeği kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Hükümet olarak hangi partiye mensup olursa olsun tüm belediyelere bütçe sağlıyoruz. Almaları gereken paylaşımları eksiksiz olarak gönderdik, gönderiyoruz. Plan ve projeye dayalı olarak fiilen yapacağını gördüğümüz yatırımlara bile borçlanma izni veriyoruz. Orada durmadık. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için belediyelerin normalde muhalefet kontrolündeki şehirlerde yapmak zorunda olduğu yatırımların değerli bir kısmını bakanlıklarımıza bağlı kurumlarımız aracılığıyla yeniden hayata geçirdik. sahibiz. “Aksini iddia eden herkes kendi eksikliğini, beceriksizliğini bizden örtmeye çalışıyordur” dedi.
‘MUHALEFET BELEDİYELERİNİN SORUNU İMKANSIZLIK’
Muhalefet belediyelerini eleştiren Erdoğan, “Ellerindeki tüm kaynaklara rağmen hizmet üretemeyen muhalif belediyelerin sorunu en hafif deyimle öngörüsüzlüktür. Daha da önemlisi bu belediyelerin yöneticileri ihmal ediyor, hatta istismar ediyor.” çünkü gözleri ve kalpleri başka yerlerde, bir kez daha altını çizmek istiyorum; İstanbul’dan İzmir’e, Ankara’dan Hatay’a muhalif belediyelerin şehirlerine hak ettikleri hizmeti verememelerinin tek sebebini biliyor musunuz? Beceriksizlik, beceriksizlik ve başka amaç peşinde koşmak. Kendilerine oy vermeyenlere hizmet vermeyeceklerini bizzat itiraf edenlerin sonuncusu “Milletimiz onların mücadelesini örnek alıyor. Bu yüzden mi bunu söylüyoruz? Biz buna gerçek belediyecilik diyoruz” dedi.
‘BÜYÜK BİR GELİŞİMİN EŞİĞİNDEYİZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“O her an her an yanınızda. Bu şekilde belediyecilik yapacağız. Biz buna Türkiye yüzyılın şehirleri diyoruz. Bunları söylerken kendi eksiklerimizi mi inkar ediyoruz? Elbette yapmıyoruz. Türkiye’nin yaşadığı tüm zorluklara, söz verdiğimiz, ertelediğimiz, tespit ettiğimiz ancak gereğini hızlı bir şekilde yapamadığımız konulara Ama milletimiz, önümüze kurulan tüm tuzaklara rağmen çalışarak, emek vererek hareket ettiğinin şahididir. Gece gündüz demeden eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal desteğe kadar ülkemizi cumhuriyet tarihinin en ileri seviyesine getirdik.İnşallah artık Türkiye’yi en güçlü ülkelerden biri yapacağız. Dünyada politik, ekonomik ve askeri olarak. “Bizi dünyanın ortasına getirecek daha büyük bir atılımın eşiğindeyiz. Türk asrı dediğimiz bu vizyonu hayata geçirdikten sonra kalbimizdeki güveni ve huzuru yeni nesillere devredeceğiz.”
