Günlük hayatta sıklıkla kullandığımız Wi-Fi teknolojisi; Kişisel bilgisayarlar, video oyun konsolları, dijital müzik çalarlar ve akıllı telefonlar gibi cihazların kablosuz olarak birbirine bağlanmasını sağlar.
Halen geliştirilmekte olan Li-Fi teknolojisi, tıpkı Wi-Fi gibi kablosuz bir iletişim teknolojisidir.
Li-Fi (Light Fidelity), bilgilerin radyo frekansları yerine ışık yoluyla iletilmesini sağlar.
Wi-Fi’den 100 kat daha hızlı
Li-Fi, Wi-Fi’den yaklaşık 100 kat daha hızlıdır. Görünür ışık bağlantısını kullanan bu teknoloji, daha hızlı olmasına rağmen bazı dezavantajlara sahiptir.
Örneğin Wi-Fi sinyalleri duvardan geçip arkaya ulaşabilirken Li-Fi bağlantısında ışık engellendiğinde bağlantı tamamen kesiliyor.
Dünyanın ilk Li-Fi modülü tanıtıldı
PureLiFi, ışık yoluyla bağlantı kurmamızı sağlayacak Li-Fi teknolojisi için dünyanın ilk “Li-Fi modülünü” tanıttı.
Teknoloji ayrıca mevcut 802.11 WiFi ağ ekipmanına ve yonga setlerine hızlı bir şekilde entegre edilebilir.
Li-Fi nasıl çalışır?
Bu teknolojinin nasıl çalıştığını daha yakından incelemek için Yaşar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Volkan Rodoplu’nun yaptığı açıklamalara bir göz atalım:
Li-Fi, ışık üzerinden iletişim demektir. Li-Fi ile LED’lerden gelen ışık, insan gözünün algılayamayacağı kadar yüksek bir frekansta titreşerek, ışık üzerinden bilgi göndermemizi sağlar.
Örneğin; Dizüstü bilgisayarınızın başında oturduğunuzu hayal edin. İzlediğiniz bir görüntü, Wi-Fi üzerinden değil, doğrudan odanızdaki LED’lerden gelir. Ama dezavantajı şu: LED ile bilgisayarın ortasına girdiğinizde görüntü aktarımı kesiliyor. Li-Fi teknolojisinin son 10 yıldır bilinmesine rağmen konut ve ofis ortamlarında yaygınlaşamamasının temel nedeni budur.
